Erdoğan Hükümeti bugün var, yarın yok ama KKTC ilelebet olmalı! Yaşamalı! Bu noktada STK'lara çok iş düşüyor...
16 Nisan 2014 Çarşamba 16:53

Kıbrıs'tı adı.
"Yeşil Ada" derdik.
Hicran yaramızdı.
Hasta adam olarak nitelendirilen dönemde kiralama adı altında İngilize tepsi ile sunulan bir Uçak Gemisi, Kıbrıs.
Peşinden Cumhuriyet süreci...
Atamızın dik durmaya çalışan tutumu; önce Ana karayı elinde tutmak için "Yurtta Sulh Cihanda Sulh" anlayışı...
Ve bu süreçte Hatay, Musul&Kerkük, Kırım, Kıbrıs, Balkanlar ve onlarca hicran yarası...
Devamında 2. Dünya Savaşı süreci; içe kapanış. Kendi imkanlarıyla ayakta durmaya çalışan bir Türkiye.
Tamamına yüzlerce yıl sahipken sonrasında % 27'sini tekrar sahip olma.
Ve KKTC ile taçlanma.
Dünyada adında "Türk" geçen İkinci Cumhuriyet; İkinci Sancak.
Ve Bugün!
AK Parti Hükümetinin "bitirin artık bu işi" şeklindeki yoğun baskısı sonucu toprak vermeye zorlanan bir Ada; KKTC.
Adı "YAVRU" konduğu için "ANA"sını dinlemek zorunda olan bir Cumhuriyet.
KKTC yönetimi yol ayırımında.
Ya T.C. Hükümeti ile yürüyecek ve tarihe hiçte iyi anılmayacak bir şekilde geçecek; tekrar Türk Toplumu olarak anılacak ya da rahmetli Denktaş'ın yaptığı gibi önce Kıbrıs'ta daha sonra da Anadolu'da "neden bu işin olmaması gerektiği" hususunda "Aydınlatma&Bilgilendirme Yürüyüşü"ne çıkacak!
ORTASI YOK!
Erdoğan Hükümeti bugün var yarın yok!
Ama KKTC ilelebet olmalı! Yaşamalı!
Bu noktada STK'lara çok iş düşüyor!
Haydi Gençler, Haydi Adanın Gerçek Sahipleri!
Kalkın Facebook'un başından; Dr. Fazıl Küçük'ün, Rauf Denktaş'ın mezarlarını ziyarete gidin.
Oradan Basın Açıklaması yapın!
Çağırın DHA, A.A., ve CİHAN'ı, sesinizi duyurun.
"ADADAN BİR AVUÇ DAHİ TOPRAK VERMEYECEĞİZ. BUNUN İÇİN YAPILMASI GEREKEN NE İSE HER ŞEYE RAĞMEN YAPMAYA HAZIRIZ!" diye BAĞIRIN!
Unutmayın T.C.'nin kulakları bazen işitmez.
GÜN HAYKIRMA GÜNÜ!

Sabih Samur

KKTC Bekasında
NEFER