Hasan Özerdem
Volkan Gazetesi
Noel ruhu bizi de sarmış durumda. Kale duvarında, Noel kermesine davetiye panosu, Gazimagosa surlarının üzerinde geyikleriyle beraber uçan Noel Baba. Tüm çemberler ve sokaklar Noe′le yakışır bir biçimde ışıklandırılıp, süsleniyor. Kısacası Avrupa′ya giremesek de her şeyde olduğu gibi bunda da Avrupa bize girmiş durumda.Işıl ışıl ve görkemli bir şekilde Noel′i kutlamaya hazırlanırken, o kale duvarlarında Noel kermesinin değil, Kanlı Noel′e ait bir anma, bir hatırlatma yazısı görmek isterdim. Fakat dediğim gibi Avrupa′nın bize girmesiyle Noel Ruhunu yakalamış olduğumuzdan, bu güzel günü, öylesine kanlı olaylarla kirletmeye gerek görmüyoruz artık.Hani bir söz vardır "Ölen ölür, kalan sağlar bizimdir!" işte bizim bu noel kutlama hazırlıklarımız da böyle. "Ne yapalım yani yıllar yıllar önce, ta geçen asırda işlenen cinayetler, hatta faili meçhul cinayetler, (satılık basın, Binbaşı İlhan′ın eşi ve oğlunun acımasızca katledilmesinden bir türlü Rumları sorumlu tutamıyor nedense.) öyle olunca da bu cinayetler de faili meçhul oluyor tabi. İşte bu gibi cinayetler için yas tutmaya ne gerek var.? Hem de Noel gibi Mübarek bir günde. Kermesler düzenleyip, partiler vermek varken, böylesi kanlı olayları anmak da neyin nesi.?Bu kanlı olayı anma işi, Atatürk Büstüne bir çelenk koyma, Kale girişindeki şehitlikte bir resmi törenle, şehitlerimize saygı duruşuyla, devlet erkanı tarafından klişeleşmiş bir şekilde gereken yapılıyor. Ama halkımızın böylesi birilik ve beraberliğin vurgulandığı Bir Noel arifesinde canını sıkmaya ne gerek var.!Utanmadan Rumlar Noel ayinlerinde birlikten beraberlikten söz ettiler. En içten duygularıyla sözüm ona yardımlaşmadan, insanlıktan söz ettiler ama o noel arifesinde acımadan katlettikleri insanlarımızdan özür dilemediler. Benimkisi de çok saçma bir düşünce oldu ama. Biz kendimiz hatırlamak istemiyoruz ki, o katiller niçin hatırlayıp ta özür dilesinler.? Bugün ellerine bir fırsat geçsin gözlerini kırpmadan yine aynı cinayetleri işlerler.Unutanlara ve unutturmak isteyenlere kısa bir hatırlatma yapmak istiyorum bu Kanlı Noel hakkında:"Rumların 21-25 Aralık 1963′te estirdiği terör tarihe ′Kanlı Noel′ olarak geçti. Tarih 20 Aralık 1963 gününü gösteriyordu. Lefkoşa′nın Tahtakale semtinde gözlerini kan bürümüş EOKA′cı Rumlar, evlerine gitmekte olan Türk kadınların üstünü aramaya kalkıştı. Direnişle karşılaşan Rumlar, bunun üzerine, otomatik silâhlarla kalabalığın üzerine ateş açtı. Zeki Halil ve Cemaliye Emirali adlı iki Türk şehit düştü. 21 Aralık′ta ise Rumların Türk halkına olan kin ve nefreti patladı. Rumlar, Kıbrıs Türk mahallelerinde otomatik silâhlarla Türk avına çıktılar. Işık yanan evlere, işyerlerine ve gördükleri her canlıya ateş açtılar. Bir grup Türk, Lefkoşa Lisesi′nin bahçesinde katliamları telin ederken, EOKA çeteleri tarafından kurşunlandı. Türk mahallerinde taş üstünde taş bırakmayan Rumların bu vahşeti 25 Aralık′a kadar sürdü. Türk halkına yönelik başlatılan bu olaylar "Kanlı Noel" olarak tarihe geçti.Katliamın en acı olayı ise 24 Aralık akşamı yaşandı. O dönem binbaşı rütbesindeki Nihat İlhan′ın Kumsal′daki evine saldıran Rumlar, küvette saklanan İlhan′ın eşi ve 3 oğlunu vahşice katletti. Olayın yaşandığı ev içerdiği vahşet tablosu nedeniyle "Barbarlık Müzesi" haline getirildi. Allah dünyasına yeniden doğacak. Niyetler bozuk. Halkımız ayağa kalkmalı. Uyumadığını göstermeli. Siyasal partiler, sivil toplum örgütleri halkı uyarmalı ve sokağa dökümelidir.